Üç yüzeyli, yukarıya doğru yükselen ve birbiri üzerine demir kamalarla oturtulmuş beş beyaz mermer bloktan oluşan esere, bundan dolayı ‘dikilitaş’ ismi verilmiş. Anıtın geniş olan birinci taşı üzerindeki Grekçe kitabede ; 'C.Cassius Philiscus, C.Cassius Asklepiodotus'un oğlu, 83 yıl yaşadı” yazıldığı biliniyor. Yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği dikilitaş, ihtişamı ile herkesin ilgi odağı haline geldi. Asklepiodos’un oğlu L. Cassius Philiscus anısına II. yüzyılda dikilen taş, kare prizma bir kaide üzerinde, altta kalın ve üstte doğru düzenli bir biçimde incelerek yükselen, bu görünümüyle bir kama veya meçi andıran yapının, başlangıçta 6 parça ve 15.5 metre yüksekliğinde olduğu ve ucunda bir “Kuş’’ heykelciğinin bulunduğu öne sürüldü. Zamanla en üsteki kuş heykelciği bir nedenle yok olduğu, kaidede üçgen prizmatik dikili taşın iki yanında, görülen ayak izleri ve bağlantı yuvaları, bu kısımda bronz heykellerin bulunduğunu işaret ediyor. Anıtın alt kısmında toprağa gömülü olan bölümde mezarın yer aldığı, zaman zaman yapılan kaçak kazılar tarafından da görülen çukurlarda iri moloz taşlar ve duvar izlerinin bulunması, buranın bir tümülüs mezar odası sitilinde yapılmış olduğunu belgelendi. Günümüzde kaidesi üzerinde beş parça halinde 12 metrelik bölümü duruyor. Eser halk arasında “Beştaş, Dikilitaş ve Nişantaşı” olarak adlandırıldı.