Bursa’yı düşman işgalinden kurtaran orduları komuta eden iki yiğit kumandandan biri Şükrü Naili Paşa, diğeri ise Halit Paşa’dır. Şehrengiz olarak, Bursa tarihi açısından bu iki değerli komutanın kısa hayat hikâyelerini, düşman işgalinden kurtuluşun 100. yılında sayfalarımıza taşıdık.
Haber Giriş Tarihi: 06.11.2022 15:48
Haber Güncellenme Tarihi: 06.11.2022 15:48
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursasehrengiz.com/
Şüphesiz ki Bursa tarihinin en önemli takvim yapraklarından biri de 11 Eylül 1922’dir. Binlerce yıllık tarihimizin dünyaya yön veren ve 600 yıllık hanedan devleti Osmanlı çınarının kökü Bursa, 1. Dünya Savaşı’nın ardından 8 Temmuz 1920'de emperyalizmin beyni İngiltere'nin fiili desteğini alan Yunan kuvvetleri tarafından işgal edilmişti. Tam 2 sene, 2 ay, 2 gün süren bu işgal sürecinde Bursa'da hafızalardan silinemeyecek acı tecrübeler yaşandı. Bütün Türk-İslam coğrafyasını tarif edilmez acılara boğan bu işgal, TBMM kürsüsüne de siyah örtü serilmesine neden olmuştu. Tecavüzler, işkenceler, katliamlar, kurşuna dizilen masumlar, malları gasp edilen köylüler, camilerde toplanıp ateşe verilen Türkler, sürgüne gönderilenlerin hikâyeleri bugün hala kitaplarda, dergilerde özetle bütün kaynaklarda… Venizelos’un oğlu Sofoklis’in Yunan askerinin kurşunladığı Osman Gazi Türbesi’nin önündeki mağrur pozuyla karşılaşmak yüzlere hüzün, kalplere sızı veriyor.
KUTLU TAKVİM YAPRAĞI
“Allah bu manzarayı bir daha Bursa’ya yaşatmasın” şeklinde dudaklardan dökülen duaların eşliğinde, sıra tarihin 11 Eylül 1922 yaprağına geldiğinde hüzün sevince dönüşüyor. Çünkü 11 Eylül, tarihimizde sadece Bursa'nın kurtuluşu değil, aynı zamanda Türk milletinin, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verdiği Kurtuluş Savaşı'nı manevi olarak kazandığı gün…
Evet, Bursa bu keyifli kurtuluş gününün 100. yıl dönümünü kutladı. Bu kutlu günün 100. yıl dönümünde Bursa’mızı düşman işgalinden kurtaran iki komutana biyografik bilgileriyle de olsa Şehrengiz Dergisi’nde yer vermek istedik.
Kim bu iki komutan diye soracak olursanız; bunlardan ilki, adı İnegöl-Mahmudiye Mahallesi’ndeki ilköğretim okulu, Osmangazi’deki bir ortaokul ve Yıldırım Kurtoğlu Mahallesi’nde bir caddede yaşatılan Şükrü Naili Paşa. Diğeri ise; adı Gemlik ve Mudanya’da birer mahalle ve Gemlik’teki bir ortaokula ismi verilen Halit Paşa…
Yaşı ilerlemiş olanlar oturdukları mahalleye, çocuklarını gönderdikleri okullara ve geçtikleri caddeye ismini veren bu iki komutanla ilgili bilgi sahibi olabilirler. Ancak dedik ya aradan 100 yıl geçti. Yeni nesillerin de bu isimleri tanıması adına bu yazı kaleme alındı. Elbette ki Bursa’nın kurtuluşuna giden yolda dağdaki çete reislerinden işgal yıllarında haber alma teşkilatında görev yapan isimlere, gazetecilerden din adamlarına, esnafından düşmanın üzerine gözlerini bile kırpmadan yürüyen Mehmetçik’e varana kadar, isimli- isimsiz birçok kahramanın emeği var. Bütün emek verenlerin şahsında rahmet ve dualarla anacağımız ilk komutanımız Şükrü Naili Paşa…
SELANİK DOĞUMLU
1876’da Selanik’te doğan Şükrü Naili Paşa, 1899'da Harp Okulu'nu, 1902'de Harp Akademisi'ni bitirdi, yüzbaşı rütbesiyle orduya katıldı. 1905'te tabur komutanlığına atandı. 1907'de binbaşılığa yükseltildi, iki yıl sonra alay komutanı oldu. 1910'la 1915 yılları arasında çeşitli tümenlerde kurmay başkanı olarak görev yaptı. 1915'te yarbaylığa yükseltildi ve 50. Tümen Komutanlığına getirildi. 1918'de Kırklareli bölgesindeki 49. Tümene atandı. Yunanlılarla savaşa tutuşan 1. Kolordu buyruğuyla ve savaş koşulları gereği tümeniyle birlikte sınırı geçerek Bulgaristan'a sığındı. 1920 Aralık ayında yurda geri döndü ve 25 Nisan 1921'de Anadolu'ya geçti. Mayıs 1821'de 15. Tümen Komutanı oldu. Eskişehir ve sonra Sakarya savaşlarına katıldı. Eylül 1921'de Ankara Komutanlığına atandı. Aynı yılın kasım ayında, Adana Bölgesi işgal ve Tesellüm Heyeti'nin başkanlığına; Ocak 1922'de Mersin Bölgesi Komutanlığı'na getirildi. Büyük Taarruz öncesinde Temmuz 1922'de 3. Kolordu Komutanı oldu, Başkomutan Savaşı'na katıldı. 3 Eylül 1922'de "mirliva’lığa (tuğ/tümgeneral) yükseltildi. Kolordusuyla 6 Eylül'de İnegöl ve Yenişehir'i, 10/11 Eylül 1922 gece yarısı da Bursa'yı Yunan işgalinden kurtardı. 11 Eylül sabahı 09.30 sularında Bursa Belediyesi'ne geldi. Burada belediye ve il genel meclisi ile bazı kent ileri gelenlerinden oluşan otuz kişilik bir kurula yaptırdığı seçimde Numan Bey vali vekilliğine, Muhtar Bey de belediye başkanlığına getirildi. Seçim sonucu otuz imzalı bir tutanakla kendisine sunulunca, durumu Batı Cephesi Komutanlığı'na duyurdu.
MUDANYA, KARACABEY
Yerel yönetimin oluşturulmasından sonra kolordusuyla batıya doğru ilerlemeyi sürdürdü. 12 Eylül'de Mudanya ve 13 Eylül'de Karacabey'le Kirmastı (Mustafakemalpaşa) işgalden kurtarıldı. 17 Eylül'de de Bandırma'da denize ulaşıldı ve ardından Çanakkale doğusunda İngilizlerle karşı karşıya gelindi. Bu sorunun da çözümünden sonra kolordusuyla Kocaeli bölgesine alındı ve 6 Ekim 1923 günü İstanbul'a giren Türk birliklerini komuta etti. 1923'te Kırklareli'nden milletvekili seçildi. 1926'da "ferik"liğe (kor/orgeneral) yükseltildi. 8 Ekim 1934'te emekliye ayrıldı, 1935'te İstanbul Milletvekili seçildi. 26 Ekim 1936'da Edirne'de vefat etti ve İstanbul-Edirnekapı Şehitliği’nde defnedildi. 10 Kasım 1981 gün ve 2549 sayılı yasa uyarınca, kabri Ankara Gazi Orman Çiftliği'nde kurulan Devlet Mezarlığı'na nakledildi.
Balkan, Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşlarına katılan Şükrü Naili Paşa, Cumhuriyetle birlikte Gökberk soyadını aldı. General Gökberk, beşinci rütbeden Mecidî, dördüncü rütbeden Osmanî, Harp, Gümüş Muharebe imtiyaz, Alman Demir Salip ve Saint Alaksandr nişanları ile istiklâl madalyası sahibi idi.
DELİ BİR KAHRAMAN
Hayatı romanlara, hatta dizi ve filmlere konu olabilecekken, nedense yapımcı şirketlerin aklına bile gelmeyen ikinci komutanımız ise Halit Paşa… 1883’te İstanbul’da doğan Halit Paşa, Orhangazi, Gemlik ve Mudanya'yı işgalden kurtaran Kocaeli Grubu'nun komutanı. 1903'te Harbiye'yi bitirdi. Osmanlı ordusunda takım komutanlığından başlayarak çeşitli kıta ve karargâh görevlerinde bulundu. 1915'te binbaşı rütbesiyle Çoruh Müfreze Komutanı oldu. 1916'da yarbaylığa yükseldi, 1917'den 1919'a değin Doğu Cephesi'nde hizmet gördü. 9. Kafkas Tümeni Komutanı olarak 6 Aralık 1919'da Kars'ın işgalden kurtarılmasında önemli rolü oldu. Bu nedenle, ailesi sonradan "Karsıalan" soyadını tercih etti. 21 Ocak 1921'de tümen yetkisiyle Kocaeli Grubu komutanlığına, aynı yıl 4 Mayıs'ta 12. Grup ve 13 Eylül'de yeniden -bu kez- kolordu yetkisiyle Kocaeli Grubu komutanlığına atandı. 30 Ağustos Zaferinden sonra mirlivalığa (tuğ/tümgeneral) yükseltildi. 10 Eylül 1922'de Orhangazi ve Gemlik'in, 12 Eylül'de Mudanya'nın Yunan işgalinden kurtarılması harekâtını komuta etti.
TBMM’DEKİ SİLAHLI ÇATIŞMA
1923 Seçimlerinde Kars milletvekili seçildi. 14 Şubat 1925 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde, bir tartışma sonucu karşılıklı silahlı çatışmaya girdiği Ali Çetinkaya tarafından tabanca ile vurularak yaralandı ve bir gün sonra öldü. İstanbul'da Edirnekapı şehitliğinde toprağa verildi. Daha sonra kemikleri, 10 Kasım 1981 tarih ve 2549 sayılı yasa gereği Ankara'da Gazi Orman Çiftliği'nde hazırlanan Devlet Mezarlığı'na nakledildi.
Olağanüstü cesareti ve o oranda acımasızlığıyla ün salan Halit Paşa, orduda ve yakın çevresinde yiğitliği ve yürekliliğini belirtme amacıyla "Deli" sanıyla anılmıştı.
Not:
Bu yazıda merhum Yılmaz Akkılıç’ın imzasını taşıyan kıymetli eserleri Bursa Ansiklopedisi ve Kurtuluş Savaşı’nda Bursa ile Prof. Dr. Mustafa Kara’nın Kurtuluşla Yüz Yüze isimli kitaplarından istifade edilmiştir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
100 YILLIK DESTANIN İKİ YİĞİT KOMUTANI
Bursa’yı düşman işgalinden kurtaran orduları komuta eden iki yiğit kumandandan biri Şükrü Naili Paşa, diğeri ise Halit Paşa’dır. Şehrengiz olarak, Bursa tarihi açısından bu iki değerli komutanın kısa hayat hikâyelerini, düşman işgalinden kurtuluşun 100. yılında sayfalarımıza taşıdık.
Şüphesiz ki Bursa tarihinin en önemli takvim yapraklarından biri de 11 Eylül 1922’dir. Binlerce yıllık tarihimizin dünyaya yön veren ve 600 yıllık hanedan devleti Osmanlı çınarının kökü Bursa, 1. Dünya Savaşı’nın ardından 8 Temmuz 1920'de emperyalizmin beyni İngiltere'nin fiili desteğini alan Yunan kuvvetleri tarafından işgal edilmişti. Tam 2 sene, 2 ay, 2 gün süren bu işgal sürecinde Bursa'da hafızalardan silinemeyecek acı tecrübeler yaşandı. Bütün Türk-İslam coğrafyasını tarif edilmez acılara boğan bu işgal, TBMM kürsüsüne de siyah örtü serilmesine neden olmuştu. Tecavüzler, işkenceler, katliamlar, kurşuna dizilen masumlar, malları gasp edilen köylüler, camilerde toplanıp ateşe verilen Türkler, sürgüne gönderilenlerin hikâyeleri bugün hala kitaplarda, dergilerde özetle bütün kaynaklarda… Venizelos’un oğlu Sofoklis’in Yunan askerinin kurşunladığı Osman Gazi Türbesi’nin önündeki mağrur pozuyla karşılaşmak yüzlere hüzün, kalplere sızı veriyor.
KUTLU TAKVİM YAPRAĞI
“Allah bu manzarayı bir daha Bursa’ya yaşatmasın” şeklinde dudaklardan dökülen duaların eşliğinde, sıra tarihin 11 Eylül 1922 yaprağına geldiğinde hüzün sevince dönüşüyor. Çünkü 11 Eylül, tarihimizde sadece Bursa'nın kurtuluşu değil, aynı zamanda Türk milletinin, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verdiği Kurtuluş Savaşı'nı manevi olarak kazandığı gün…
Evet, Bursa bu keyifli kurtuluş gününün 100. yıl dönümünü kutladı. Bu kutlu günün 100. yıl dönümünde Bursa’mızı düşman işgalinden kurtaran iki komutana biyografik bilgileriyle de olsa Şehrengiz Dergisi’nde yer vermek istedik.
Kim bu iki komutan diye soracak olursanız; bunlardan ilki, adı İnegöl-Mahmudiye Mahallesi’ndeki ilköğretim okulu, Osmangazi’deki bir ortaokul ve Yıldırım Kurtoğlu Mahallesi’nde bir caddede yaşatılan Şükrü Naili Paşa. Diğeri ise; adı Gemlik ve Mudanya’da birer mahalle ve Gemlik’teki bir ortaokula ismi verilen Halit Paşa…
Yaşı ilerlemiş olanlar oturdukları mahalleye, çocuklarını gönderdikleri okullara ve geçtikleri caddeye ismini veren bu iki komutanla ilgili bilgi sahibi olabilirler. Ancak dedik ya aradan 100 yıl geçti. Yeni nesillerin de bu isimleri tanıması adına bu yazı kaleme alındı. Elbette ki Bursa’nın kurtuluşuna giden yolda dağdaki çete reislerinden işgal yıllarında haber alma teşkilatında görev yapan isimlere, gazetecilerden din adamlarına, esnafından düşmanın üzerine gözlerini bile kırpmadan yürüyen Mehmetçik’e varana kadar, isimli- isimsiz birçok kahramanın emeği var. Bütün emek verenlerin şahsında rahmet ve dualarla anacağımız ilk komutanımız Şükrü Naili Paşa…
SELANİK DOĞUMLU
1876’da Selanik’te doğan Şükrü Naili Paşa, 1899'da Harp Okulu'nu, 1902'de Harp Akademisi'ni bitirdi, yüzbaşı rütbesiyle orduya katıldı. 1905'te tabur komutanlığına atandı. 1907'de binbaşılığa yükseltildi, iki yıl sonra alay komutanı oldu. 1910'la 1915 yılları arasında çeşitli tümenlerde kurmay başkanı olarak görev yaptı. 1915'te yarbaylığa yükseltildi ve 50. Tümen Komutanlığına getirildi. 1918'de Kırklareli bölgesindeki 49. Tümene atandı. Yunanlılarla savaşa tutuşan 1. Kolordu buyruğuyla ve savaş koşulları gereği tümeniyle birlikte sınırı geçerek Bulgaristan'a sığındı. 1920 Aralık ayında yurda geri döndü ve 25 Nisan 1921'de Anadolu'ya geçti. Mayıs 1821'de 15. Tümen Komutanı oldu. Eskişehir ve sonra Sakarya savaşlarına katıldı. Eylül 1921'de Ankara Komutanlığına atandı. Aynı yılın kasım ayında, Adana Bölgesi işgal ve Tesellüm Heyeti'nin başkanlığına; Ocak 1922'de Mersin Bölgesi Komutanlığı'na getirildi. Büyük Taarruz öncesinde Temmuz 1922'de 3. Kolordu Komutanı oldu, Başkomutan Savaşı'na katıldı. 3 Eylül 1922'de "mirliva’lığa (tuğ/tümgeneral) yükseltildi. Kolordusuyla 6 Eylül'de İnegöl ve Yenişehir'i, 10/11 Eylül 1922 gece yarısı da Bursa'yı Yunan işgalinden kurtardı. 11 Eylül sabahı 09.30 sularında Bursa Belediyesi'ne geldi. Burada belediye ve il genel meclisi ile bazı kent ileri gelenlerinden oluşan otuz kişilik bir kurula yaptırdığı seçimde Numan Bey vali vekilliğine, Muhtar Bey de belediye başkanlığına getirildi. Seçim sonucu otuz imzalı bir tutanakla kendisine sunulunca, durumu Batı Cephesi Komutanlığı'na duyurdu.
MUDANYA, KARACABEY
Yerel yönetimin oluşturulmasından sonra kolordusuyla batıya doğru ilerlemeyi sürdürdü. 12 Eylül'de Mudanya ve 13 Eylül'de Karacabey'le Kirmastı (Mustafakemalpaşa) işgalden kurtarıldı. 17 Eylül'de de Bandırma'da denize ulaşıldı ve ardından Çanakkale doğusunda İngilizlerle karşı karşıya gelindi. Bu sorunun da çözümünden sonra kolordusuyla Kocaeli bölgesine alındı ve 6 Ekim 1923 günü İstanbul'a giren Türk birliklerini komuta etti. 1923'te Kırklareli'nden milletvekili seçildi. 1926'da "ferik"liğe (kor/orgeneral) yükseltildi. 8 Ekim 1934'te emekliye ayrıldı, 1935'te İstanbul Milletvekili seçildi. 26 Ekim 1936'da Edirne'de vefat etti ve İstanbul-Edirnekapı Şehitliği’nde defnedildi. 10 Kasım 1981 gün ve 2549 sayılı yasa uyarınca, kabri Ankara Gazi Orman Çiftliği'nde kurulan Devlet Mezarlığı'na nakledildi.
Balkan, Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşlarına katılan Şükrü Naili Paşa, Cumhuriyetle birlikte Gökberk soyadını aldı. General Gökberk, beşinci rütbeden Mecidî, dördüncü rütbeden Osmanî, Harp, Gümüş Muharebe imtiyaz, Alman Demir Salip ve Saint Alaksandr nişanları ile istiklâl madalyası sahibi idi.
DELİ BİR KAHRAMAN
Hayatı romanlara, hatta dizi ve filmlere konu olabilecekken, nedense yapımcı şirketlerin aklına bile gelmeyen ikinci komutanımız ise Halit Paşa… 1883’te İstanbul’da doğan Halit Paşa, Orhangazi, Gemlik ve Mudanya'yı işgalden kurtaran Kocaeli Grubu'nun komutanı. 1903'te Harbiye'yi bitirdi. Osmanlı ordusunda takım komutanlığından başlayarak çeşitli kıta ve karargâh görevlerinde bulundu. 1915'te binbaşı rütbesiyle Çoruh Müfreze Komutanı oldu. 1916'da yarbaylığa yükseldi, 1917'den 1919'a değin Doğu Cephesi'nde hizmet gördü. 9. Kafkas Tümeni Komutanı olarak 6 Aralık 1919'da Kars'ın işgalden kurtarılmasında önemli rolü oldu. Bu nedenle, ailesi sonradan "Karsıalan" soyadını tercih etti. 21 Ocak 1921'de tümen yetkisiyle Kocaeli Grubu komutanlığına, aynı yıl 4 Mayıs'ta 12. Grup ve 13 Eylül'de yeniden -bu kez- kolordu yetkisiyle Kocaeli Grubu komutanlığına atandı. 30 Ağustos Zaferinden sonra mirlivalığa (tuğ/tümgeneral) yükseltildi. 10 Eylül 1922'de Orhangazi ve Gemlik'in, 12 Eylül'de Mudanya'nın Yunan işgalinden kurtarılması harekâtını komuta etti.
TBMM’DEKİ SİLAHLI ÇATIŞMA
1923 Seçimlerinde Kars milletvekili seçildi. 14 Şubat 1925 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde, bir tartışma sonucu karşılıklı silahlı çatışmaya girdiği Ali Çetinkaya tarafından tabanca ile vurularak yaralandı ve bir gün sonra öldü. İstanbul'da Edirnekapı şehitliğinde toprağa verildi. Daha sonra kemikleri, 10 Kasım 1981 tarih ve 2549 sayılı yasa gereği Ankara'da Gazi Orman Çiftliği'nde hazırlanan Devlet Mezarlığı'na nakledildi.
Olağanüstü cesareti ve o oranda acımasızlığıyla ün salan Halit Paşa, orduda ve yakın çevresinde yiğitliği ve yürekliliğini belirtme amacıyla "Deli" sanıyla anılmıştı.
Not:
Bu yazıda merhum Yılmaz Akkılıç’ın imzasını taşıyan kıymetli eserleri Bursa Ansiklopedisi ve Kurtuluş Savaşı’nda Bursa ile Prof. Dr. Mustafa Kara’nın Kurtuluşla Yüz Yüze isimli kitaplarından istifade edilmiştir.
En Çok Okunan Haberler