SON DAKİKA
Hava Durumu

Atatürk’ün Arkeolog Kızları

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Sizleri kıvılcım olarak gönderiyorum alev olarak döneceksiniz” sözü ile eğitim görmeleri için yurtdışına gönderdiği üç Türk kızının hikayesini Prof. Dr. Mustafa Şahin Şehrengiz okuyucuları için kaleme aldı.  

Haber Giriş Tarihi: 19.09.2024 14:22
Haber Güncellenme Tarihi: 19.09.2024 14:28
Kaynak: P. Şehrengiz Dergisi
Atatürk’ün Arkeolog Kızları

Prof. Dr. Mustafa Şahin BUÜ Fen Edebiyat Fakültesi / P. Şehrengiz Dergisi 61. sayısı 

Geçtiğimiz ay basında yer alan bir haberde ünlü sinema sanatçısı Tarık Akan, Atatürk’ün 1930’larda eğitim görmeleri için Avrupa’ya gönderdiği ve döndükten sonra her biri alanında birçok ilke imza atan genç kızların belgeselini çekmeye başlayacak yazıyordu. Tarık Akan, “Atatürk’ün Kızları” adını verdiği bu belgeselde, Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu Jale İnan, ilk hakların savunucu Afet İnan, olimpiyatlara katılan ilk kadın sporcu olarak da tanınan Halet Çambel gibi bilim insanlarının da aralarında bulunduğu 12 kadının bilinmeyen öykülerini izleyici ile buluşturacak.

Biz de bu ay Atatürk’ün “Sizleri kıvılcım olarak gönderiyorum alev olarak döneceksiniz” sözü ile eğitim görmeleri için yurtdışına gönderdiği Türk kadınları arasında yer alan üç Türk arkeoloğunu tanıtmaya ayırdık.

JALE İNAN

Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu olan Prof. Dr. Jale İnan, 1 Şubat 1914 tarihinde İstanbul’da doğmuş ve 27 Şubat 2001 yılında aramızdan ayrılmıştır. Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğudur.

Aleksander von Humboldt Vakfı'nın bursu ile arkeoloji okumak üzere 1934 yılında Almanya'ya gitti. Bir yıl sonra da Türk Cumhuriyeti devlet bursunu kazandı. 1935 – 1943 yılları arasında klasik arkeoloji bilim dalında lisans ve doktora eğitimini Berlin ve Münih üniversitelerinde tamamladı. 1943 yılında doktorasını tamamlayarak Türkiye'ye döndü.

1946 yılında İstanbul Üniversitesi Klasik Arkeoloji Kürsüsü'nün kurulması çalışmalarına katıldı ve bu kürsünün ilk asistanı oldu.

Uzun yıllar devam eden arkeolojik kazılarla Perge ve Side antik kentlerinin gün ışığına çıkarılmasına emek vermiş; çıkarılan eserlerin sergilenmesi için Antalya ve Side müzelerinin kurulmasını sağlamıştır.

Programlı kazıların dışında tarihi eser kaçakçılığına karşı çeşitli kurtarma kazıları gerçekleştirmiştir. Bunlar arasında, 1970 – 1972 yılları arasında Kremna (Bucak, Burdur) ve 1972 – 1979 yılları arasında Pampfilya Seleukeiası (Manavgat, Antalya) antik kentlerindeki kurtarma kazılarının ayrı bir önemi vardır.

Antik dönem heykeltıraşlık sanatı üzerine çok önemli eserler verdi. Yayınladığı kitaplar Anadolu'nun Roma ve Erken Bizans dönemi portreciliği konusundaki çok önemli başvuru eserleri arasına girdi.

HALET ÇAMBEL

12 Ocak 2014 tarihinde aramızdan ayrılan Prof. Dr. Halet Çambel, 27 Ağustos 1916'da Berlin’de dünyaya geldi. I. Dünya Savaşı sonrası mütareke döneminde anne babası ile bir süre İsviçre ve Avusturya’da yaşadıktan sonra, Cumhuriyetin kurulmasını takiben 8 yaşında Türkiye'ye geldi.

Lise öğrenimini tamamladıktan sonra Fransız hükümetinden aldığı bursla Paris Sorbonne Üniversitesi'nde 3 yıl arkeoloji lisans öğrenimini gördü; ayrıca Hititçe ve eski İbranice öğrendi. İlk kazı deneyimini 1935 yılında yaşadı. Dr. Kurt Brittel’in başkanı olduğunda Alacahöyük kazısına stajyer olarak katıldı

Fransa'daki lisans öğrenimi sırasında boş vakitlerini eskrim ve binicilikle değerlendiren Çambel, 1936 Berlin Yaz Olimpiyatlarında eskrim dalında Türkiye'yi temsil etti ve Suat Fetgeri Aşeni ile birlikte olimpiyatlara katılan ilk Türk kadın sporcu oldu. Turnuva sırasında Adolf Hitler tarafından görüşmeye çağrılan Çambel, Türkiye Devleti’nin izni olmadan görüşmeyeceğini bildirerek daveti reddetti.

Hattuşaş'ın bulunduğu Boğazköy'de, stajyer olarak başladığı kazıları hayatı boyunca sürdüren Halet Çambel, bilim dünyası tarafından “Hitit hiyerogliflerinin çözüldüğü yer” olarak tanınan Karatepe-Arslantaş Höyüğü'nde, Türkiye’nin ilk açık hava müzesini kurdu. Toroslar’daki Karatepe kalıntılarının ortaya çıkarılmasına ve Hitit dilinin çözülmesine katkısı büyüktür. Ortaya çıkardığı Hitit Kalesi dünya kültür mirası listesinde yer almaktadır.

AFET İNAN

30 Ekim 1908 günü Selanik’in Doyran (Doirani) kasabasında dünyaya gelen Prof. Dr. Afet İnan, Cumhuriyetin ilk profesörlerindendir. 1925 yılında Bursa Kız Muallim Mektebi’ni bitirerek İzmir’de Redd-i İlhak İlkokulu'nda göreve başladı. Atatürk’ün desteği ile İsviçre’nin Lozan şehrine Fransızca öğrenmek için gönderildi.

Türk Tarih Kurumu’nun kurucuları arasında yer aldı ve 1935-1952 ile 1957-1958 yılları arasında asbaşkanlığını yaptı. Sayın İnan, Türk Tarih Tezi’ni ortaya koyanlar arasında yer alır.

Türkiye’nin ilk feministlerinden olan İnan, Atatürk'ün isteği üzerine 3 Nisan 1930'da Türk Ocağı'nda Türk kadınlarının seçim haklarına ilişkin bir konferans verdi.

1929'da Topkapı Sarayı'nı müzeye dönüştürme çalışmaları sırasında bulunan Pir-i Reis haritasını inceleyen Türk Tarih Cemiyeti heyetinin içinde yer aldı ve haritanın dünyada tanıtılmasına çalıştı.

9 Ocak 1936 günü Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin açılışında Türk Tarih Kurumu asbaşkanı sıfatıyla ilk dersi verdi.

Türk Tarih Kurumu’nun yanı sıra  “Çocuk Haklarını Koruma Derneğ”nin de kurucusudur. 8 Haziran 1985 yılında aramızdan ayrılmıştır,

Bu güçlü kadınların hayat hikayeleri günümüz genç kızlarının da imrenmeleri ve kendilerine hedef olarak koymaları gereken gerçek idoller olmalıdır.

Tarık Akan’ın da vurguladığı gibi, 1930’larda 18-19 yaşlarındaki kızların tek başlarına Sirkeci’den trene binip haftalarca yolculuk yapıp Almanya’ya, gemiye binip Fransa’ya gitmeleri, ayrıca 2. Dünya Savaşı’nı bizzat yaşayarak pes etmeden eğitimlerine devam etmek için verdikleri mücadeleleri bugünkü Türkiye’nin ışığı olmuştur; özellikle de kadınlarımızın sadece annelik değerleri yüceltilip, başka alanlarda var oluşlarının çok önemli olmadığının düşünüldüğü bu günlerde...

Kaynak: P. Şehrengiz Dergisi

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.